Arapların "Ay"ı, Tanrıça Lat, El-Lat
- Murat Durdu
- 30 May
- 1 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 3 Haz
El-Lât (Al-Lat, Allat, Allatu, Alilat, Allāt), İslam öncesi Arap mitolojisinde önemli bir tanrıçaydı. "Tanrıça" anlamına gelen bu isim, genellikle kader, kısmet ve bereket tanrıçası olarak anılırdı.

Al-Lat hakkında bazı temel bilgiler:
Üç Büyük Tanrıçadan Biri: İslam öncesi Mekke'nin üç baş tanrıçasından biriydi. Diğer ikisi El-Uzza ve Menât'tı. Bu üç tanrıça, bazı inanışlara göre "Allah'ın kızları" olarak kabul edilirdi.
Tapınma Alanları: En büyük tapınağı Taif'te bulunuyordu. Taif'teki tapınağı "Taif Kâbe'si" olarak da bilinirdi. Ayrıca Petra ve Palmyra gibi diğer Arap bölgelerinde de tapınılırdı.
Temsili: Genellikle dört köşeli düz bir kaya parçasıyla temsil edilirdi. Bu taşın etrafına tapınaklar inşa edilirdi. Bazı tasvirlerde ise Yunan tanrıçası Athena gibi mızrak ve kalkanla gösterildiği de olmuştur.
Nitelikleri ve İlişkileri:
Kader, kısmet ve bereket tanrıçası olarak kabul edilirdi.
Ay tanrıçası olarak da bilinir, hatta bazen güneşle de ilişkilendirilirdi (hilal şeklindeki ayın içinde duran güneşle gösterildiği olurdu).
Toprak ve aşk tanrıçası rolleri de vardı.
Nebatlılar tarafından Yunan Athena ve Romalı Minerva ile denk tutulmuştur.
Bazı inanışlara göre, Hubal'ın annesi olduğuna inanılırdı.
Sembolleri: Hilal şeklindeki ayın yanı sıra, bir demet buğday başağı ve bir tas tütsü Al-Lat'ın diğer sembolleri arasındaydı.
Kur'an'da Geçişi: İslam'ın kutsal kitabı Kur'an'da Necm Suresi'nde diğer putlarla birlikte adı geçmektedir: "Siz de gördünüz değil mi Lat ve Uzza'yı?" (Necm 53/19-20).
Al-Lat, İslam öncesi Arap toplumunda yaygın olarak tapınılan ve önemli bir yere sahip olan bir tanrıçaydı.




Yorumlar