Aziz Şaralambos
- Murat Durdu
- 23 Ağu
- 2 dakikada okunur
Aziz Şaralambos'un (Haralambos) hikayesi, Hristiyanlık tarihindeki en etkileyici şehitlik öykülerinden biridir. Milattan sonra 2. yüzyılın sonu ve 3. yüzyılın başlarında, Roma İmparatoru Septimius Severus döneminde yaşamıştır.
Piskoposluk ve İşkenceler
O dönemde Anadolu'daki Magnesia (Manisa) kentinde piskoposluk yapan Aziz Şaralambos, Hristiyanlara uygulanan yoğun zulme rağmen inancını yaymaya devam etti. Yaşının 113 olduğu belirtilir, bu da onun inancının ne kadar derin ve köklü olduğunu gösterir.
Bölgenin valisi Lukian'ın emriyle tutuklanan Şaralambos, inancından dönmesi için akıl almaz işkencelere maruz kaldı. Vücudu demir pençelerle kazındı, derisi soyuldu ve ardından ateşte kızartıldı. Ancak anlatılanlara göre, o tüm bunlara şaşırtıcı bir metanetle dayandı ve bir ilahi okumaya devam etti. Bu olağanüstü dayanıklılık karşısında, onu işkence eden askerlerden bazıları Hristiyan oldu.
Mucizeler ve İnananlar
Aziz Şaralambos'un hikayesi, sadece işkenceye dayanmakla sınırlı değildir. Rivayetlere göre, işkence gördüğü sırada bile hastaları ve fiziksel rahatsızlıkları olanları iyileştirmiştir. Onun bu mucizeleri, hem sıradan halkı hem de kendisine işkence eden Romalıları derinden etkiledi.
Vali Lukian'ın kızı olan Galina, Şaralambos'un şehadetine tanık olduktan sonra Hristiyanlığı kabul etti. O, daha sonra azizin naaşını alarak saygıyla gömdü. Şaralambos'un şehadeti sırasında, iki Romalı asker olan Porphyrius ve Bapros, bu mucizevi olaya tanık olarak Hristiyan oldular ve kısa süre sonra şehit edildiler.
Mirası ve İkonografisi
Aziz Şaralambos, Ortodoks Hristiyanlıkta veba, salgın hastalıklar ve ölümcül rahatsızlıklara karşı bir koruyucu aziz olarak kabul edilir. Bu inanış, yaşadığı dönemde ve sonrasında birçok hastaya şifa vermesiyle ilişkilendirilir.
İkonalarında genellikle uzun, beyaz sakallı, vakur ve bilge bir yaşlı adam olarak resmedilir. Elinde bir kitap, bir haç veya bir şifa sembolü tutarken gösterilir. 10 Şubat'taki anma günü, başta Yunanistan olmak üzere Ortodoks Hristiyanlığın yaygın olduğu bölgelerde çeşitli ayin ve dualarla kutlanır. Kutsal emanetlerinin, başta Aynaroz (Athos Dağı)'ndaki manastırlar olmak üzere, dünyanın çeşitli yerlerindeki kiliselerde muhafaza edildiğine inanılır.


Yorumlar