top of page

Zorlayan Mezhep

  • Yazarın fotoğrafı: Murat Durdu
    Murat Durdu
  • 1 Ağu
  • 2 dakikada okunur

Cebriyye, İslam düşünce tarihinde önemli bir kelam (inanç esaslarını inceleyen ilim) fırkasıdır.


Temelde, insanın kendi fiilleri üzerinde hiçbir iradesinin ve gücünün olmadığını, bütün eylemlerinin Allah'ın zorlayıcı iradesiyle gerçekleştiğini savunur. Bu görüşe göre insan, rüzgarın önünde savrulan bir yaprak gibidir ve fiillerinden sorumlu değildir. Bu nedenle, mezhebin adı Arapça "cebir" (zorlama) kelimesinden türemiştir.

Kader mi?
Kader mi?

Cebriyye'nin Temel İnançları ve Görüşleri


Cebriyye mezhebi, İslam'ın temel inançlarından biri olan kader meselesini aşırı bir şekilde yorumlamıştır. Bu mezhebe göre, kaderin her şeyi kapsayan bir zorunluluk olduğu fikri, insan iradesini tamamen ortadan kaldırır. Bu radikal kader anlayışı, Ehl-i Sünnet ve diğer İslam mezheplerinin görüşlerinden önemli farklılıklar gösterir.


Cebriyye'nin temel görüşleri şöyle özetlenebilir:


* İnsan İradesinin Yokluğu: İnsan, fiillerinde tamamen mecburdur. İyilikler de kötülükler de insanın kendi tercihiyle değil, Allah'ın yaratması ve zorlamasıyla meydana gelir. Bu durum, insanın günahlarından sorumlu tutulmasını da anlamsız hale getirir.


* Allah'ın Sıfatları: Cebriyye mezhebinin kurucusu olarak kabul edilen Cehm b. Safvân, Allah'ın bazı sıfatlarını, özellikle de yaratılmışların sıfatlarına benzeyenleri (el, yüz, göz gibi) reddeder. Onlara göre Allah'ın zatı ezelidir, ancak isim ve sıfatları ezeli değildir.


* Kur'an'ın Yaratılmışlığı: Cebriyye, Kur'an'ın Allah'ın kelamı olduğunu kabul etse de onun ezeli olmadığını, yani yaratılmış olduğunu savunur.


* Cennet ve Cehennemin Sonluluğu: Cehm b. Safvân'a göre cennet ve cehennem sonsuz değildir, bir gün yok olacaktır. Çünkü onun düşüncesinde Allah'tan başka hiçbir şeyin ebedi kalması mümkün değildir.


Cebriyye Mezhebinin Tarihi ve Ortaya Çıkışı

Cebriyye düşüncesinin kökleri, İslam'ın ilk dönemlerine, Emeviler zamanındaki siyasi ve sosyal karışıklıklara dayanır. Bu dönemde ortaya çıkan iç savaşlar ve haksız uygulamalar, bazı yöneticilerin kendi eylemlerini meşrulaştırmak için kaderi bir kalkan olarak kullanmalarına yol açmıştır. Onlar, yaptıkları her şeyin ilahi iradenin bir sonucu olduğunu savunarak sorumluluktan kaçınmaya çalışmışlardır.


Bu düşünce, öncelikle Ca'd b. Dirhem tarafından ortaya atılmış, daha sonra Cehm b. Safvân tarafından sistemli bir mezhep haline getirilmiştir. Bu nedenle Cebriyye'ye, Cehmiyye de denmektedir.


Cebriyye mezhebi, özellikle Ehl-i Sünnet bilginlerinin şiddetli eleştirileri ve karşıt argümanları sonucunda bir fırka olarak uzun süre varlığını sürdürememiştir. İslam alimleri, insan iradesini ve sorumluluğunu tamamen ortadan kaldıran bu görüşün, dinin temel prensipleriyle (emirler, yasaklar, ödül ve ceza gibi) çeliştiğini belirtmişlerdir.


İrade
İrade

Son Yazılar

Hepsini Gör

コメント


bottom of page