Homo religious - Dindar İnsan?
- Murat Durdu
- 9 Tem
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 16 Tem
"Homo religious" (Latince: "dindar insan" veya "kutsal insan"), özellikle dinler tarihçisi Mircea Eliade'nin çalışmalarında merkezi bir kavramdır. Eliade'ye göre bu kavram, insan varoluşunun temel bir yönünü, yani insanın kutsalla ilişki kurma ve dünyayı kutsal-profan (seküler) ikiliği içinde anlamlandırma kapasitesini ifade eder.

"Homo religious" kavramının temel özellikleri:
1. Kutsal ve Profan Ayrımı
Homo religious'un dünyayı algılayışının merkezinde, kutsal (sacred) ve profan (profane) arasındaki ayrım yer alır.
Kutsal: İnsanüstü, aşkın, olağanüstü ve güçlü olanı ifade eder. Kutsal, kendini çeşitli şekillerde tezahür ettirebilir (hiyerafoni). Bir taş, bir ağaç, bir nehir, bir mekan veya bir olay kutsalın tezahürü olabilir. Kutsal deneyimler, insana varoluşsal bir anlam ve yön verir.
Profan: Günlük, sıradan, seküler ve anlamdan yoksun görünen alanı ifade eder. Homo religious, profan dünyayı kutsalın bir yansıması veya kutsala ulaşma aracı olarak görür.
2. Anlam Arayışı ve Varoluşsal Yönelim
Homo religious, sadece biyolojik ve sosyal ihtiyaçlarıyla değil, aynı zamanda varoluşsal anlam arayışıyla da tanımlanır. Bu arayış, insanın evrendeki yerini, yaşamın amacını ve ölümün ötesini sorgulamasını içerir. Din, bu sorulara cevaplar sunarak insana bir dünya görüşü ve yaşama dair bir çerçeve sağlar.
3. Kutsalla Temas ve Hiyerafoni
Homo religious, kutsal ile temas kurma eğilimindedir. Bu temas, Eliade'nin "hiyerafoni" olarak adlandırdığı, kutsalın kendini bir nesne, olay veya mekanda göstermesiyle gerçekleşir. Örneğin, belirli bir dağın kutsal kabul edilmesi, bir ritüel veya ibadetin kutsal bir anı temsil etmesi hiyerafonilere örnektir. Bu temas, insana bir gerçeklik boyutu açar ve onu günlük yaşamın sıradanlığından çıkarır.
4. Mitler ve Ritüeller
Homo religious'un yaşamı, mitler ve ritüeller aracılığıyla şekillenir.
Mitler: Kutsal zamanlara ait hikayelerdir ve dünyanın, insanın veya belirli bir olgunun kökenini açıklar. Mitler, Homo religious için sadece anlatılar değil, aynı zamanda varoluşsal gerçeklikleri deneyimleme yollarıdır.
Ritüeller: Mitleri canlandıran, kutsal zaman ve mekanla bağlantı kurmayı sağlayan eylemlerdir. Ritüeller, bireyi kozmik düzene bağlar ve ona güven verir.
5. Modern İnsan ve Homo Religious
Eliade, modern seküler insanın (Homo Faber, Homo Economicus gibi tanımların aksine) kutsalı reddetme eğiliminde olduğunu ancak bu durumun aslında kutsalın farklı biçimlerde tezahür etmesine yol açtığını savunur. Eliade'ye göre, insan doğasında kutsala yönelme kapasitesi vardır ve bu kapasite tamamen yok olmaz; sadece şekil değiştirir veya bilinçaltında farklı "sözde-dinler" veya "mitolojiler" olarak ortaya çıkar. Modern insanın yaşadığı varoluşsal kaygının, kutsalla olan bağının zayıflamasından kaynaklandığını öne sürer.
Özetle, Homo religious kavramı, insanın sadece akılcı ve üretken bir varlık olmakla kalmayıp, aynı zamanda derin bir kutsal arayışı ve bu arayışın yaşamına anlam katan bir yönelim olduğunu vurgular. Mircea Eliade'nin bu yaklaşımı, dinin sadece bir inanç sistemi olmaktan öte, insan varoluşunun temel bir boyutu olduğunu anlamamıza yardımcı olur.
Yorumlar